“Panik Atak” çağımızın moda hastalıklardan(!) birisi oldu. Ne zaman kime atak yapacağı belli değil. Size öyle bir atak/saldırı yapar ki, ölmekten beter eder. Kalbiniz sıkışır, boğazınız sıkılır nefes alamaz olursunuz, ecel teri döktürür. Acile zor yetişirsiniz.
Panik Atak, Hayat’ın Azrail aracılığıyla oynadığı bir yaşam oyunudur aslında. Ölüm gerçeği, “beni sakın unutma” der. İstersen unut, hemen bir “atak” yapıp panikletir.
Panik Atak bir hastalık mıdır, yoksa psikolojik ve/veya ruhsal bir durum mudur? Gerçeğinde Panik nedir, Atak nedir? Ne zaman, neden, nasıl ve kimde olur? Olmaktan bahsediyoruz da olan nedir? Bunları bilmeden panik ve atakla başa çıkamayız.
PANİK; yoğun korku içeren dehşet duygusu demektir. Tabii ki sebepsiz yere korkup dehşete kapılmaz bir insan. Mutlaka açık ya da gizli bir kaynak (bilinçaltında) vardır. Sakin bir anda insana ne saldırır ki? Kabul edilemeyen eski anılar saldırır, tehlike ve tehdit içeren düşünce ve hayaller saldırır ya da bastırılmış acı veren duygular saldırır. Yani saldırı dıştan değil, içerden (bilinçaltından) gelir.
Panik duygusunun hafif halleri şiddet sırasıyla; “Kaygı”, “Endişe (anksiyete)” ve “Korku” olarak tanımlanır. Bunlar da bir hastalık değildir, sadece duygudur.
İddiamız; temelinde, aslında, özünde ve gerçeğinde Panik duygusunun, üst düzeyde bir HEYECAN hali olduğudur. “Heyecanla Yüzleşmek” kitabımızda tüm detayları ve çözümleriyle irdelenip ispatlanmıştır.
Panik; korkulan durumlar karşısında aniden yaşanan ve hissedilen doğal refleksif bir duygudur. Bir hastalık değildir. Yangın, deprem, sel, kaza, hastalık… gibi tehlike ve risk içeren durumlar karşısında insan bir anda panik/ dehşet duygusu hissedebilir. Bir an için ne yapacağını bilemez, şaşkınlaşır. İşte panik budur.
PEKİ “PANİK ATAK” NEDİR? Var olan ya da hayal edilen, fakat gerçekleşmesi asla istenmeyen bir durumun, sanki her an olacağına inanarak; yerli yersiz heyecan yaşamaktır. Bastırılmış bir korkunun zaman zaman alevlenmesidir. Olduğuna ya da olacağına inanılan bir şeyi, sürekli kafaya takmaktır. Bu yönü ile Panik Atak, zihinsel bir takıntı ve saplantı halidir. Yaşamla başa çıkabilmek için kullanılan sağlıksız bir çözüm yoludur. Bu nedenle Panik Atak denilen durum, ilaçla halledilemez. İlaç sadece uyuşturur, sersemletir, duyarsız hale getirir insanı.
ÇÖZÜM NEDİR? “Çözüm, sorunun içindedir” ve “Her şey, bozulduğu yerden düzelir” ilkelerinden hareketle; bilinçaltında korku yaratan durum hakkında “bilinçlenme” sağlanır. Bilinçaltı, bilincin kontrolüne girer. Eğer bu yapılırsa; ortada ne Panik kalır, ne Atak. Konuyu bilen bir klinik psikologla çalışılırsa eğer, ortalama 3-6 seansta sonuç alınır.
Eğer Sizin ya da bir yakınınızın “Panik Atak” sorunu varsa;
profesyonel 4İ destek alabilirsiniz.
“HEYECANLA YÜZLEŞMEK” kitabını okursanız; heyecan, kaygı, endişe, korku, panik ve fobi ile ilgili yanlışları anlar kendi halinize gülmeye başlarsınız.