Bir vaka örneği: Anaokuluna giden 4 yaşında bir erkek çocuğu. İtfaiyenin siren sesini duyduğu anda Panik Tepkisi gösterip masanın altına saklanıyor. Uzun süre çıkmıyor, anne babasını bile yanına istemiyor. Masanın altından çıkarmak isterlerse kriz geçiriyor, adeta çılgına dönüyor. Çocukla iletişim kurulamıyor, sakinleştirilemiyor.
Bu durumu bir türlü anlamıyor ve çözemiyorlar. Televizyondan bile itfaiyenin siren sesini duysa aynı tepkiyi veriyor.
Bir Anaokulunda danışmalık yapıyordum (1992 yılı). Bu durum bir kez de okulda meydana gelince gündeme geldi. Okulda çocuğu gördüm, izledim. Anneyle konuşmak gerektiğini belirttim. Anne okula geldi. Durum hakkında bilgi aldım. Bu durumun mutlaka mantıklı bir izahı olmak zorundaydı.
Travma kabul edilebilecek bir durum olmadığını söyledi. Hamilelik dönemini sorguladım. Hamilelik gayet normal geçti, hiçbir sorun yok dedi. Eee, sorun nerede o zaman?
Bir anlık bir siren sesi niçin Bilincini kaybedecek derecede çocuğu çılgına çevirsin ki? Mutlaka Bilinçaltında bir bağlantı ve kaynak olmak zorundadır. Uykuda olabilir, rüyada, televizyonda, anlatılan bir hikâye ya da masalda olabilir. Bir yerde bir kaynak olmak zorundadır.
“Lütfen iyice düşünün, hamilelik sırasında itfaiye ya da yangınla ilgili bir şey oldu mu”, dedim anneye. Anne birden ağlamaya başladı. Yedi aylık hamileyken komşunun evi yanmış. Sokağın içine iki tane itfaiye aracı girmiş. Yangına müdahale edilmiş. Yangının kendi evlerine de sıçrama tehlikesi olduğu için apar topar evden dışarı çıkarılmışlar. Merdivenlerden inerken ayağı kaymış ve düşmüş anne. Ancak bir sağlık sorunu olmamış.
Bu olaydan sonra 3 gün, anne karnında Bebek hiç tepki vermemiş. O güne kadar tekmelermiş. Acaba öldü mü diye doktora gidecekken, tekme atınca sevinip vazgeçmişler.
Yangın söndürülmüş, kendi evlerine bir şey olmamış. Birkaç saat sonra tekrar eve dönmüşler. Olay unutulmuş.
Bu bilgilerle Benim için sorun aydınlandı. Onlar olayı unuttu, ama çocuğun bilinçaltı unutmadı. Ne zaman bir itfaiye sesi duysa, Bilinçsiz bir şekilde saklanarak koruma tepkisi veriyor. Aynı tepkiyi anne karnında da vermişti.
Sonuç: Bir korku, anne karnında da öğrenilebiliyor. Kaynaksız korku olmaz.
Bu bilgi ışığında çocuğu, “Korkma, bak bir şey yok” diye zorlamaktan vazgeçmelerini önerdim. MERAK en önemli duygudur. Oyuncak bir itfaiye ile çocuğun bilinçlenmesi sağlandı. Sonra ne oldu dersiniz?
Bursa’nın eski itfaiyesi, şimdiki Zafer Plaza denilen yerde idi. Bir ön hazırlık ve çalışmadan sonra, çocuk oraya götürüldü. Gerçek bir itfaiye aracını keşfetmesi sağlandı. İtfaiyeci amcalarla tanıştı. Kendi elleriyle keyifle siren çaldı. Dahası, büyüyünce itfaiyeci olmak istediğini söylemeye başladı.
KORKUNUN ESİRİ OLMAYIN, BİLİNCİNE VARIN!
Yalçın Kireççi / 11 Nisan 2016