“4İ Terapi Felsefesi”; klinik psikolog Yalçın Kireççi’nin 40 yıllık mesleki kariyer sürecinde özgünleşen çalışma tarzıdır. Psikolojik/ruhsal sorunlara İlaçsız çözüm üretme İlke ve İddiasının geçerliğini İspat etme misyon ve vizyonudur.
4İ Terapi Felsefesinin doğal gelişim öyküsü şöyledir: Bursa’da klinik psikolog olarak ofis açan ilk kişiydim (1986). On yıl böyle devam etti. Örnek yok, kriter yok, alan bomboş. İlk olmanın avantajından çok, dezavantajları ve büyük bir sorumlulukla karşı karşıyaydım. Çıtayı yüksek tutmak ve arkadan gelenlere sağlam zemin hazırlamaktı bu sorumluluk.
O halde terapi çalışmalarında doğru ve sağlam İLKELER olması gerekiyordu. Bir klinik psikolog olarak ilk çalışma İlkesi, İLAÇSIZ çözüm olmalıydı doğal olarak. Sonrasında; mesleği iyi temsil etme ve tanıtma ilkesi, güven verme ilkesi, sorumluluk ilkesi, işi doğru yapma ilkesi, hızlı ve aktif sonuç ilkesi, sistem ve süreç ilkesi, gelişim ilkesi, özgün yöntem oluşturma ilkesi ve daha niceleri… Elbette içleri boşaltılmış ilkelerden söz etmiyoruz. İlkeler; Hayat’ın Evrensel Yasalarıdır, yanlışı asla affetmezler.
Bomboş bir alandasın, kıyaslanabileceğin ve rekabet edecek kimse yok. “O halde kendinle yarışmak ve kendini aşmak zorundasın” düşüncesi doğdu. İşte bu kıvılcım düşünce, büyük ve sonsuz bir İDDİA oldu bize. Şimdiye kadar yapıl(a)mamış ise, “ben yaparım” iddiası. Olmaz denilmiş ise, “neden olmasın” iddiası. Çözümü zor denilmiş ise, “kolaylaştırırım” iddiası. Uzun sürede yapılıyorsa, “kısa sürede yapma” iddiası. Bu imkânsız deniliyor ise, “imkân olma” iddiası. Aslında hepsi, “Kendin ol” iddiasıymış meğer.
Tabii ki her iddia Hayat’a ve Kendine meydan okuma olduğu için, dikkat ve sorumluluğu da beraberinde getiriyor. İSPAT etmeye, kanıtlamaya, doğrulamaya yöneltiyor insanı.
“İddia ettiğin her sözün doğruluğunu ya da olabilirliğini ispat et ki; sözün geçerli ve güvenilir olsun” diyor Hayat. Bu yönüyle her iddia büyük bir sınav, büyük bir risk ve kaçınılmaz bir sorumluluktur. Sınırları zorlayarak gelişmeye katkı sağlamaktır.
Klinik psikoloji alanındaki her sorun; Gözlem, Tespit, Anlayış ve Değişim çerçevesinde Çözümlenir. O halde her tür psikolojik/ruhsal sorunu İlaçsız çözmek, bunu İddia edip uygulamada İspat etmek, temel İlke olmalıydı bizim için. Öyle de oldu ve hatta; İlaç kadar etkili olan İnanç olgusunun sorunlardaki bağlantısı ortaya çıktı.
İşte “4İ Terapi Felsefesi”; yönü, yolu ve çerçevesi Sonsuz Hayat tarafından çizilen, doğal bir misyon ve vizyon oldu bize. Atatürk’ün, “Hayatta en hakiki Mürşit ilimdir sözü” ile; Yunus’un, “İlim, Kendin bilmektir” sözü bütünleşerek; olması gereken kendiliğinden yapılmış meğer. Niyazi Mısri’nin, “Derman arardım derdime, meğer derdim bana derman imiş” sözündeki gibi; alanda ilk olmanın dezavantajı da, avantaj imiş meğer. Sonradan anlıyoruz bütün bunları. Sonsuz Hayat’a güveniyor ve teşekkür ediyorum.
Hayat bir okul, Bana gelen İnsanlar sınav soruları, yaşanan olaylar öğretmen, Ben ilim peşindeki çömez Mürit; Mürşit her şeyi izliyor. Minnettarım!
BİBSON® Alışkanlık Değişim Yöntemi, Alışkanlık Yasası, yazılan kitaplar, 4İ Vizyoner Eğitimler ve Terapilerde kullanılan Dönüşüm Formülleri; 4İ Terapi Felsefesi’nin İlke, İddia, İnanç ve İspat ürünleridir.